Büyüklük borçlarla mı ölçülüyor?
Tırmandıkça tırmanıyor. Döviz yükselse borçlar zaten yükseliyor… Döviz yerinde saysa da borçlar tırmanmaya devam ediyor… Dört Büyükler’in borçları katlandıkça katlanıyor…
F.Bahçe, Beşiktaş, G.Saray, Trabzonspor’un borçları son KAP raporlarına göre 20 milyarı buldu…
Bu büyük transfer furyasında borcun azalmasını beklemek fazla iyimserlik olur da, bari yerinde saysa ona da razıyız ama değil…
Yarış amansız bir şekilde sürüyor… Ancak sahadan ziyade, kasada devam ediyor… Üretimde değil, tüketimde…
*
Biz 6 ayda bir her KAP bildiriminde duyduklarımıza şaşırıyor, yazıyor, çiziyor yeniden yaşıyoruz… Ve bu böyle devam edip gidiyor…
Başarıyı, hiç bir başarı elde etmeden, olumlu sonuçlarını görmeden sadece transferlere harcanan anormal paralardan, çarçur edilen milyon dolarlardan, olmayan kaynakların borçlanarak büyültülen giderlerinden medet umuyoruz…
Netice olarak sıfıra sıfır, elde var sıfır… Mali kongrelerde ibra edilerek iflaslara meşruiyet kazandırmakla tatmin oluyor, “Nasılsa…” diyerek borçları kabartıp kulüpleri uçuruma biraz daha yuvarlamaya devam ediyoruz…
*
Öz kaynaktan fışkıran gençlere fırsat vermek için çok ciddi ortamlar oluşmasına rağmen sadece göstermelik bir şovla yetiniliyor ama ciddi olarak hiç bir genç değerlendirilmiyor…
Günü kurtarmak için, geleceğin gelir getirici yatırımlarına girilmiyor, büyük projeler için hiç bir adım atılmıyor, sadece taraftara şirinlik olsun diye transfer de transfer…
Her şeyde başarısız yönetimlerin transferi en büyük proje kabul ederek sımsıkı sarılmalarının sırrını da bir türlü çözemiyoruz…
*
Hiç bir öğüt veya tavsiye işe yaramıyor, kulüplerimiz bildiğini okumaya devam ediyor…
Başkan seçilmenin, yönetime gelmenin tek projesi yıldız adı altında ya ihtiyarları veya kendi ülkesinde daha iyisi olduğu halde üçüncü sınıf futbolcu transferleri…
Çürük mü çıktı sorun yok. Tazminatları ödenerek gönderiliyor, ara transferde yeni çöpler geri geliyor…
YANLIŞ YANLIŞLA DÜZELMEZ
Yani bunca yıllık spor adamı olarak da devletin, Maliye’nin, Adalet’in, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, Futbol Federasyonu’nun çözebileceği bir yanlışı, hala görüyor olmanın ızdırabını yaşıyoruz…
Yoksa hiç kimse bizim düşmanımız değil. Bu kulüpler hepimizin, başkanlar ve yöneticiler dostumuz arkadaşımız…
Onların da taraftar ve medya baskısı altında kalarak yanlışı yanlışla düzeltmek zorunda kaldığını anlıyoruz…
*
Bu devran böyle gitmez. Çözüm asla bu değil… Bir yatırıma dönüşüyorsa ve karşılığını fazla fazla alabileceğinize inanıyorsanız borcun büyümesini anlarız da aksini doğru bulmuyoruz…
Her gelen yönetimin küçülme, öz kaynağa dönme ve borcu azaltıp mali yapıyı düzeltme vaadiyle geldiği görevde ilerleyen yıllarda defalarca yaşanmış bir yanlışı keşfedip transfere yönelmeleri hiç bir şekilde çıkar yol değil…
Bir an önce yanlıştan dönmekten başka çare yok…
TEŞEKKÜRLER GARDAŞ
Ne büyük bir dostluk, ne güzel bir kardeşlik bu… Sözkonusu Türkiye-Azerbaycan kardeşliği olunca akan sular duruyor… Yürekler hopluyor, duygular tavan yapıyor, coşku zirveye çıkıyor…
Depremzedeler yararına düzenlenen Karabağ-G.Saray maçı için kardeş Azerbaycan Türkleri, Bakü Olimpiyat Stadı’na akın ettiler.
Yaraları sarmak için biletleri kapıştılar ve yardıma koştular… Bakü Olimpiyat Stadı’nın kapasitesi 100 bin olsaydı doldurmak hiç de zor olmayacaktı.
Günlerce önce başlayan heyecan G.Saray kafilesinin havaalanına inmesiyle iyice ykseldi. Bakü sokaklarından taşan, ülke genelinde coşkuya dönüşen bir hal aldı…
Tribünler tıklım tıklımdı. Kardeşlik en üst seviyede oldu, büyük bir birlik beraberlik ve dayanışma sergilendi.
*
Neticede G.Saray 2-1 galip geldi ama kazanan her iki takım ve iki kardeş ülke oldu…
Karabağ son yıllarda Avrupa’da ciddi bir ses getiriyor. Pek çok takıma da kök söktürüyor…
Teşekkürler Gardaş… Yaşasın Türkiye-Azerbaycan kardeşliği…
YİNE VOLEYBOL, YİNE GURUR
Voleybolda Türk takımları başarıda sınır tanımıyor… Kadın voleybolcularımız adeta finallerde gövde gösterisi yapıyor.
Son dörtte 3 takımla temsil edilme hakkı kazanan Türkiye, çok büyük bir sürpriz olmazsa kupayla bir kez daha kucaklaşacak…
Türk voleybolu, 1960 yılından itibaren düzenlenen organizasyonda tarihte ilk kez 3 takımla yarıfinalde kupa için mücadele edecek.
Koca Avrupa’dan sadece 1 takıma karşı 3 Türk takımı kupa için yarışacak.
İtalyan Gorgonzola Novara, tek başına Türkler’le başa çıkmaya çalışacak…
Dünya ve Avrupa salonlarında gerek Milli Takım seviyesinde, gerekse takımlarda varlığını isbatlamaya devam ediyoruz… Hem de her yaş kategorisinde zirveyi zorluyor…
*
Voleybol takımlarımız geçtiğimiz yıl da ipi göğüslemiş VakıfBank şampiyon Eczacıbaşı da üçüncü olmuştu… Bu yıl ise dileğimiz ilk 3 sırada Türk takımlarımızın olması…
Başta takım sporlarına, bütün branşlara örnek gösteriyoruz…
*
Avrupa’nın kulüpler düzeyindeki en prestijli organizasyonu olan CEV Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden kadın temsilcilerimiz Eczacıbaşı Fenerbahçe ve VakıfBank yarıfinalde..
Yarıfinalin ilk eşleşmesinde temsilcimiz Eczacıbaşı Dynavit, milli voleybolcumuz Ebrar Karakurt’un formasını giydiği İtalya’nın Igor Gorgonzola Novara takımıyla karşılaşacak.
Yarı finalin diğer eşleşmesinde ise Türk derbisi yaşanacak. Temsilcimiz Fenerbahçe Opet, yarı finalde bir diğer takımımız VakıfBank ile final için karşı karşıya gelecek.
Takımlarımızı tebrik ediyor, başarılar diliyoruz…
BORÇ 1 MİLYAR DOLAR
Dört Büyükler, Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’da kulüp borçlarının toplam 19.7 milyar liraya ulaştığı öğrenildi.
Kulüplerin, Kamuoyu Aydınlatma Platformu KAP’a yaptıkları bildirimlere göre en borçlu ekip 8 senedir şampiyonluk kazanamayan Fenerbahçe oldu.
Sarı-lacivertliler son olarak kasım ayında yaptığı açıklamada kulübün toplam borcunun 6.5 milyar lira olduğunu duyurmuştu.
*
Beşiktaş Kulübü de Divan Kurulu Toplantısı’nda borcun 6.2 milyar lira olduğunu bildirmişti.
Sezona teknik heyet değişimi ve 14 yeni futbolcuyla başlayan Galatasaray, en fazla borçlu kulüp listesinde 4.6 milyar lirayla üçüncü sırada yer alıyor.
*
Geçen sezonun şampiyonu Trabzonspor da İstanbul’un üç büyük takımına nazire yaparcasına borcunu katlayanlar kervanına katıldı.
Sezona 13 yeni oyuncuyla giren bordo-mavililerin borcu 2.8 milyar lirayı buldu.
Kulüplerin toplam 19.7 milyar Tl’lik borcu mevcut döviz kuruyla yaklaşık 999 milyon dolara tekabül ediyor.
Tırmandıkça tırmanıyor. Döviz yükselse borçlar zaten yükseliyor… Döviz yerinde saysa da borçlar tırmanmaya devam ediyor… Dört Büyükler’in borçları katlandıkça katlanıyor…
F.Bahçe, Beşiktaş, G.Saray, Trabzonspor’un borçları son KAP raporlarına göre 20 milyarı buldu…
Bu büyük transfer furyasında borcun azalmasını beklemek fazla iyimserlik olur da, bari yerinde saysa ona da razıyız ama değil…
Yarış amansız bir şekilde sürüyor… Ancak sahadan ziyade, kasada devam ediyor… Üretimde değil, tüketimde…
*
Biz 6 ayda bir her KAP bildiriminde duyduklarımıza şaşırıyor, yazıyor, çiziyor yeniden yaşıyoruz… Ve bu böyle devam edip gidiyor…
Başarıyı, hiç bir başarı elde etmeden, olumlu sonuçlarını görmeden sadece transferlere harcanan anormal paralardan, çarçur edilen milyon dolarlardan, olmayan kaynakların borçlanarak büyültülen giderlerinden medet umuyoruz…
Netice olarak sıfıra sıfır, elde var sıfır… Mali kongrelerde ibra edilerek iflaslara meşruiyet kazandırmakla tatmin oluyor, “Nasılsa…” diyerek borçları kabartıp kulüpleri uçuruma biraz daha yuvarlamaya devam ediyoruz…
*
Öz kaynaktan fışkıran gençlere fırsat vermek için çok ciddi ortamlar oluşmasına rağmen sadece göstermelik bir şovla yetiniliyor ama ciddi olarak hiç bir genç değerlendirilmiyor…
Günü kurtarmak için, geleceğin gelir getirici yatırımlarına girilmiyor, büyük projeler için hiç bir adım atılmıyor, sadece taraftara şirinlik olsun diye transfer de transfer…
Her şeyde başarısız yönetimlerin transferi en büyük proje kabul ederek sımsıkı sarılmalarının sırrını da bir türlü çözemiyoruz…
*
Hiç bir öğüt veya tavsiye işe yaramıyor, kulüplerimiz bildiğini okumaya devam ediyor…
Başkan seçilmenin, yönetime gelmenin tek projesi yıldız adı altında ya ihtiyarları veya kendi ülkesinde daha iyisi olduğu halde üçüncü sınıf futbolcu transferleri…
Çürük mü çıktı sorun yok. Tazminatları ödenerek gönderiliyor, ara transferde yeni çöpler geri geliyor…
YANLIŞ YANLIŞLA DÜZELMEZ
Yani bunca yıllık spor adamı olarak da devletin, Maliye’nin, Adalet’in, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, Futbol Federasyonu’nun çözebileceği bir yanlışı, hala görüyor olmanın ızdırabını yaşıyoruz…
Yoksa hiç kimse bizim düşmanımız değil. Bu kulüpler hepimizin, başkanlar ve yöneticiler dostumuz arkadaşımız…
Onların da taraftar ve medya baskısı altında kalarak yanlışı yanlışla düzeltmek zorunda kaldığını anlıyoruz…
*
Bu devran böyle gitmez. Çözüm asla bu değil… Bir yatırıma dönüşüyorsa ve karşılığını fazla fazla alabileceğinize inanıyorsanız borcun büyümesini anlarız da aksini doğru bulmuyoruz…
Her gelen yönetimin küçülme, öz kaynağa dönme ve borcu azaltıp mali yapıyı düzeltme vaadiyle geldiği görevde ilerleyen yıllarda defalarca yaşanmış bir yanlışı keşfedip transfere yönelmeleri hiç bir şekilde çıkar yol değil…
Bir an önce yanlıştan dönmekten başka çare yok…
TEŞEKKÜRLER GARDAŞ
Ne büyük bir dostluk, ne güzel bir kardeşlik bu… Sözkonusu Türkiye-Azerbaycan kardeşliği olunca akan sular duruyor… Yürekler hopluyor, duygular tavan yapıyor, coşku zirveye çıkıyor…
Depremzedeler yararına düzenlenen Karabağ-G.Saray maçı için kardeş Azerbaycan Türkleri, Bakü Olimpiyat Stadı’na akın ettiler.
Yaraları sarmak için biletleri kapıştılar ve yardıma koştular… Bakü Olimpiyat Stadı’nın kapasitesi 100 bin olsaydı doldurmak hiç de zor olmayacaktı.
Günlerce önce başlayan heyecan G.Saray kafilesinin havaalanına inmesiyle iyice ykseldi. Bakü sokaklarından taşan, ülke genelinde coşkuya dönüşen bir hal aldı…
Tribünler tıklım tıklımdı. Kardeşlik en üst seviyede oldu, büyük bir birlik beraberlik ve dayanışma sergilendi.
*
Neticede G.Saray 2-1 galip geldi ama kazanan her iki takım ve iki kardeş ülke oldu…
Karabağ son yıllarda Avrupa’da ciddi bir ses getiriyor. Pek çok takıma da kök söktürüyor…
Teşekkürler Gardaş… Yaşasın Türkiye-Azerbaycan kardeşliği…
YİNE VOLEYBOL, YİNE GURUR
Voleybolda Türk takımları başarıda sınır tanımıyor… Kadın voleybolcularımız adeta finallerde gövde gösterisi yapıyor.
Son dörtte 3 takımla temsil edilme hakkı kazanan Türkiye, çok büyük bir sürpriz olmazsa kupayla bir kez daha kucaklaşacak…
Türk voleybolu, 1960 yılından itibaren düzenlenen organizasyonda tarihte ilk kez 3 takımla yarıfinalde kupa için mücadele edecek.
Koca Avrupa’dan sadece 1 takıma karşı 3 Türk takımı kupa için yarışacak.
İtalyan Gorgonzola Novara, tek başına Türkler’le başa çıkmaya çalışacak…
Dünya ve Avrupa salonlarında gerek Milli Takım seviyesinde, gerekse takımlarda varlığını isbatlamaya devam ediyoruz… Hem de her yaş kategorisinde zirveyi zorluyor…
*
Voleybol takımlarımız geçtiğimiz yıl da ipi göğüslemiş VakıfBank şampiyon Eczacıbaşı da üçüncü olmuştu… Bu yıl ise dileğimiz ilk 3 sırada Türk takımlarımızın olması…
Başta takım sporlarına, bütün branşlara örnek gösteriyoruz…
*
Avrupa’nın kulüpler düzeyindeki en prestijli organizasyonu olan CEV Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden kadın temsilcilerimiz Eczacıbaşı Fenerbahçe ve VakıfBank yarıfinalde..
Yarıfinalin ilk eşleşmesinde temsilcimiz Eczacıbaşı Dynavit, milli voleybolcumuz Ebrar Karakurt’un formasını giydiği İtalya’nın Igor Gorgonzola Novara takımıyla karşılaşacak.
Yarı finalin diğer eşleşmesinde ise Türk derbisi yaşanacak. Temsilcimiz Fenerbahçe Opet, yarı finalde bir diğer takımımız VakıfBank ile final için karşı karşıya gelecek.
Takımlarımızı tebrik ediyor, başarılar diliyoruz…
BORÇ 1 MİLYAR DOLAR
Dört Büyükler, Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’da kulüp borçlarının toplam 19.7 milyar liraya ulaştığı öğrenildi.
Kulüplerin, Kamuoyu Aydınlatma Platformu KAP’a yaptıkları bildirimlere göre en borçlu ekip 8 senedir şampiyonluk kazanamayan Fenerbahçe oldu.
Sarı-lacivertliler son olarak kasım ayında yaptığı açıklamada kulübün toplam borcunun 6.5 milyar lira olduğunu duyurmuştu.
*
Beşiktaş Kulübü de Divan Kurulu Toplantısı’nda borcun 6.2 milyar lira olduğunu bildirmişti.
Sezona teknik heyet değişimi ve 14 yeni futbolcuyla başlayan Galatasaray, en fazla borçlu kulüp listesinde 4.6 milyar lirayla üçüncü sırada yer alıyor.
*
Geçen sezonun şampiyonu Trabzonspor da İstanbul’un üç büyük takımına nazire yaparcasına borcunu katlayanlar kervanına katıldı.
Sezona 13 yeni oyuncuyla giren bordo-mavililerin borcu 2.8 milyar lirayı buldu.
Kulüplerin toplam 19.7 milyar Tl’lik borcu mevcut döviz kuruyla yaklaşık 999 milyon dolara tekabül ediyor.