İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, Spor Komisyon’unda partisi adına bir konuşma yaptı.
İşte Milletvekili Örs’ün yaptığı konuşma;
‘’ Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.
Şimdi, kamuoyunda "spor yasası" olarak bilinen, Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi'ni görüşmek üzere toplandık. Kanun üzerinde görüşlerimizi beyan edeceğimiz bu teklifin 61 maddeden oluşuyor olması da benim için hoş bir tesadüf oldu, bunu da söylemeden geçmeyeyim. Bizim Trabzon'la özdeşleşen 61'inci dakikamızdan sonra spor yasasının da 61 maddeden oluşması, futbolun beşiği Trabzon'umuz adına da hoş bir durum oldu. Bunu da buradan anti parantez belirteyim. Burada iki değerli millî futbolcumuz var. Onlar bizim Avni Aker'i bilirler, oradaki 61'inci dakikaları da bilirler. O açıdan, bunu da burada söyleyerek sözlerime başlamak istedim.
Aslında, baktığımızda, bu kanun teklifi, sporun tüm bileşenleri tarafından beklenen ve spor kamuoyunda sıkça gündeme getirilen bir kanun teklifi olarak benim de sıkça gündeme taşıdığım bir kanun teklifiydi, arkadaşlarımızla sürekli istişare hâlinde konuştuğumuz bir kanun teklifiydi. "Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Yasası bir an önce çıkarılmalı." diyen vekillerden biriyim ve bunu da defalarca söyledim. Mesela 13 Kasım 2021'de Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığın bütçesi görüşülürken Sayın Bakana da şöyle demiştim: "Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Yasası sadece bu yılın veya birkaç yılın değil, Türkiye'de spor kulüplerinin beklediği on yıllık veya daha fazla bir beklentidir. Bu noktada, bizim de muhalefet olarak görüşümüzü almanızın Türk futbolu için, federasyonları için hayırlı olacağını düşündüğümüz bu yasanın çıkarılmasında biz de katkıda bulunalım. Bizim de bu konuda fikirlerimiz alınsa memnun oluruz. El birliğiyle bu yasayı bir an önce çıkaralım." Aynen böyle söylemiştim.
Açık söyleyeyim, bu teklifin geç de olsa getirilmesine sevinenlerdendim. "Dendim" diyorum çünkü şimdi bakıyorum, getirilen teklifin maddelerine bakıyorum, beklentilerin aksine bir durumla karşı karşıya olduğumuzu görüyorum. Yani âdeta bu sevincimi kursağımda bırakan bir kanun teklifiyle karşı karşıya olduğumuzu görüyorum.
Birçok kulübün mali yönden çektiği sıkıntılardan dolayı yaşamış olduğu problemler var, bunları dile getirdi. Ben de onun bu kaygılarına katılıyorum. Bu noktada spor kulüplerinin mali disiplin altına alınması, onlara bir mali disiplin getirilmesiyle ilgili düzenlemeleri olumlu bulduğumuzu ifade ediyorum ancak bu teklife baktığımızda, bu teklifte yer alan birçok maddenin tartışmalı olduğunu da hemen baştan söylemek isterim. Kanun teklifinin genel gerekçesi, maddelerin gerekçeleri ve kanun teklifinin maddelerine baktığımızda onlarca sayfadan oluşan bir metin üzerinde konuşacağız bugün.
Bu tasarı spor kulüpleri, TFF, federasyonlar, akademik çevrelerce, yüksekokul bölümleriyle, spor medyasıyla, spor kamuoyuyla yeterince tartışılıp konsensüs sağlanmadan, âdeta böyle yangından mal kaçırırcasına gündeme geldi. Burada şunu gördük, her teklifte olduğu gibi: Böyle benim dediğim dedik, çaldığım düdük tavrı bu kanun teklifinde de devam ediyor. Bununla ilgili her seferinde söylüyorum ama yine söyleyeceğim. Bu her şeyi ben bilirim, işte ben yaptım, oldu mantığınızdan, uygulamalarınızdan vazgeçin. Burada teklifle ilgili getireceğimiz eleştirileri lütfen dikkate alın ve değerlendirin.
Adına "spor yasası" denilen bir kanun teklifini görüşüyoruz. Biraz evvel arkadaşlar da söyledi, spor siyasetüstüdür ki gerçekten öyle olması gerekir, ben de buna inananlardanım. En azından çok basit bir örnek vereyim; bizim Trabzonspor'un maçlarında oturduğumuz zaman tribünde gol olduğu zaman yanımızdakine sarılıyoruz; AK PARTİ'li midir, MHP'li midir, CHP'li midir bakmadan birbirimizi kucaklıyoruz ve o sevinci beraber paylaşıyoruz. Bu noktada sporun siyasetüstü olması hasebiyle muhalefetin önerilerinin daha alınması gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Nihayetinde yediden yetmişe, kadın-erkek, yaşlı-genç, zengin-fakir, eğitimli-eğitimsiz, tüm bireyleri ilgilendiren bir teklif üzerinde konuşuyoruz. Gelin bu kanun teklifini ortak akılla değerlendirelim ve ortak paydalarda birleşerek birlikte düzenleyelim ve Meclisten çıkaralım derim.
Teklifin maddeleri üzerinde eleştirilerimiz var. Maddelere geçtiğimizde gördüğümüz eksiklikleri, yapılması gereken ilaveleri, olmaması gerekenleri söyleyeceğim.
Ancak, FIFA ve UEFA kural ve kaideleri açısından bu kanun teklifiyle ilgili bir iki cümle de söylemek isterim. Biliyorsunuz 5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'a göre, madde 3'e göre ülkemizde futbol faaliyeti, özerk Türkiye Futbol Federasyonu tarafından FIFA ve UEFA kural ve kararları da dikkate alınarak yürütülmekte, düzenlenmekte ve denetlenmektedir.
Şimdi, futbol kulüpleri ve federasyon hakkında yapılacak her ulusal düzenleme mevcut uluslararası düzenlemeler ve ulusal düzenlemelerle entegre şekilde ve mevcut ilkeler göz önünde bulundurularak ele alınmalıdır diyorum. Özellikle bu geçiş dönemlerinin titizlikle planlanması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Ana hatlarıyla bu arz ettiğim noktalara gerekli ihtimamın gösterilmediğini bu taslağa baktığım zaman da anlıyorum. Bu noktada bu kriterlere dikkat edilmesini teklif ediyorum, öneriyorum.
Bir de bu kanun teklifinin maddelerine baktığımız zaman yahu, her şeyde söz sahibi ve karar verici Bakanlık. Öyle ki işte kulüplerin kuruluşundan başlayarak, işte kongrelerine, yöneticilerinin nasıl olacağına, kimin olacağına, hatta faaliyetlerine bile Bakanlığın karar vereceği bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız yani bu kanun teklifiyle federasyonlara "Bakanlık olmadan nefes alamazsınız." deniliyor, âdeta böyle deniliyor. Bu böyle bir kanun teklifi gördüğüm kadarıyla. Sporun yönetiminde, spor kulüplerinin özerkliğe kavuştuğu günlerden de daha eskiye götürülen bir sistemin inşa edilmek üzere olduğunu görüyorum. O nedenle teklif metninden bazı maddelerin çıkarılması, değiştirilmesi noktalarında önergelerimiz olacak.
Bu noktada desteklerinizi bekliyorum.
Hepinizi saygılarımla selamlıyorum.’’
İşte Milletvekili Örs’ün yaptığı konuşma;
‘’ Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.
Şimdi, kamuoyunda "spor yasası" olarak bilinen, Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi'ni görüşmek üzere toplandık. Kanun üzerinde görüşlerimizi beyan edeceğimiz bu teklifin 61 maddeden oluşuyor olması da benim için hoş bir tesadüf oldu, bunu da söylemeden geçmeyeyim. Bizim Trabzon'la özdeşleşen 61'inci dakikamızdan sonra spor yasasının da 61 maddeden oluşması, futbolun beşiği Trabzon'umuz adına da hoş bir durum oldu. Bunu da buradan anti parantez belirteyim. Burada iki değerli millî futbolcumuz var. Onlar bizim Avni Aker'i bilirler, oradaki 61'inci dakikaları da bilirler. O açıdan, bunu da burada söyleyerek sözlerime başlamak istedim.
Aslında, baktığımızda, bu kanun teklifi, sporun tüm bileşenleri tarafından beklenen ve spor kamuoyunda sıkça gündeme getirilen bir kanun teklifi olarak benim de sıkça gündeme taşıdığım bir kanun teklifiydi, arkadaşlarımızla sürekli istişare hâlinde konuştuğumuz bir kanun teklifiydi. "Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Yasası bir an önce çıkarılmalı." diyen vekillerden biriyim ve bunu da defalarca söyledim. Mesela 13 Kasım 2021'de Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığın bütçesi görüşülürken Sayın Bakana da şöyle demiştim: "Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Yasası sadece bu yılın veya birkaç yılın değil, Türkiye'de spor kulüplerinin beklediği on yıllık veya daha fazla bir beklentidir. Bu noktada, bizim de muhalefet olarak görüşümüzü almanızın Türk futbolu için, federasyonları için hayırlı olacağını düşündüğümüz bu yasanın çıkarılmasında biz de katkıda bulunalım. Bizim de bu konuda fikirlerimiz alınsa memnun oluruz. El birliğiyle bu yasayı bir an önce çıkaralım." Aynen böyle söylemiştim.
Açık söyleyeyim, bu teklifin geç de olsa getirilmesine sevinenlerdendim. "Dendim" diyorum çünkü şimdi bakıyorum, getirilen teklifin maddelerine bakıyorum, beklentilerin aksine bir durumla karşı karşıya olduğumuzu görüyorum. Yani âdeta bu sevincimi kursağımda bırakan bir kanun teklifiyle karşı karşıya olduğumuzu görüyorum.
Birçok kulübün mali yönden çektiği sıkıntılardan dolayı yaşamış olduğu problemler var, bunları dile getirdi. Ben de onun bu kaygılarına katılıyorum. Bu noktada spor kulüplerinin mali disiplin altına alınması, onlara bir mali disiplin getirilmesiyle ilgili düzenlemeleri olumlu bulduğumuzu ifade ediyorum ancak bu teklife baktığımızda, bu teklifte yer alan birçok maddenin tartışmalı olduğunu da hemen baştan söylemek isterim. Kanun teklifinin genel gerekçesi, maddelerin gerekçeleri ve kanun teklifinin maddelerine baktığımızda onlarca sayfadan oluşan bir metin üzerinde konuşacağız bugün.
Bu tasarı spor kulüpleri, TFF, federasyonlar, akademik çevrelerce, yüksekokul bölümleriyle, spor medyasıyla, spor kamuoyuyla yeterince tartışılıp konsensüs sağlanmadan, âdeta böyle yangından mal kaçırırcasına gündeme geldi. Burada şunu gördük, her teklifte olduğu gibi: Böyle benim dediğim dedik, çaldığım düdük tavrı bu kanun teklifinde de devam ediyor. Bununla ilgili her seferinde söylüyorum ama yine söyleyeceğim. Bu her şeyi ben bilirim, işte ben yaptım, oldu mantığınızdan, uygulamalarınızdan vazgeçin. Burada teklifle ilgili getireceğimiz eleştirileri lütfen dikkate alın ve değerlendirin.
Adına "spor yasası" denilen bir kanun teklifini görüşüyoruz. Biraz evvel arkadaşlar da söyledi, spor siyasetüstüdür ki gerçekten öyle olması gerekir, ben de buna inananlardanım. En azından çok basit bir örnek vereyim; bizim Trabzonspor'un maçlarında oturduğumuz zaman tribünde gol olduğu zaman yanımızdakine sarılıyoruz; AK PARTİ'li midir, MHP'li midir, CHP'li midir bakmadan birbirimizi kucaklıyoruz ve o sevinci beraber paylaşıyoruz. Bu noktada sporun siyasetüstü olması hasebiyle muhalefetin önerilerinin daha alınması gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Nihayetinde yediden yetmişe, kadın-erkek, yaşlı-genç, zengin-fakir, eğitimli-eğitimsiz, tüm bireyleri ilgilendiren bir teklif üzerinde konuşuyoruz. Gelin bu kanun teklifini ortak akılla değerlendirelim ve ortak paydalarda birleşerek birlikte düzenleyelim ve Meclisten çıkaralım derim.
Teklifin maddeleri üzerinde eleştirilerimiz var. Maddelere geçtiğimizde gördüğümüz eksiklikleri, yapılması gereken ilaveleri, olmaması gerekenleri söyleyeceğim.
Ancak, FIFA ve UEFA kural ve kaideleri açısından bu kanun teklifiyle ilgili bir iki cümle de söylemek isterim. Biliyorsunuz 5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'a göre, madde 3'e göre ülkemizde futbol faaliyeti, özerk Türkiye Futbol Federasyonu tarafından FIFA ve UEFA kural ve kararları da dikkate alınarak yürütülmekte, düzenlenmekte ve denetlenmektedir.
Şimdi, futbol kulüpleri ve federasyon hakkında yapılacak her ulusal düzenleme mevcut uluslararası düzenlemeler ve ulusal düzenlemelerle entegre şekilde ve mevcut ilkeler göz önünde bulundurularak ele alınmalıdır diyorum. Özellikle bu geçiş dönemlerinin titizlikle planlanması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Ana hatlarıyla bu arz ettiğim noktalara gerekli ihtimamın gösterilmediğini bu taslağa baktığım zaman da anlıyorum. Bu noktada bu kriterlere dikkat edilmesini teklif ediyorum, öneriyorum.
Bir de bu kanun teklifinin maddelerine baktığımız zaman yahu, her şeyde söz sahibi ve karar verici Bakanlık. Öyle ki işte kulüplerin kuruluşundan başlayarak, işte kongrelerine, yöneticilerinin nasıl olacağına, kimin olacağına, hatta faaliyetlerine bile Bakanlığın karar vereceği bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız yani bu kanun teklifiyle federasyonlara "Bakanlık olmadan nefes alamazsınız." deniliyor, âdeta böyle deniliyor. Bu böyle bir kanun teklifi gördüğüm kadarıyla. Sporun yönetiminde, spor kulüplerinin özerkliğe kavuştuğu günlerden de daha eskiye götürülen bir sistemin inşa edilmek üzere olduğunu görüyorum. O nedenle teklif metninden bazı maddelerin çıkarılması, değiştirilmesi noktalarında önergelerimiz olacak.
Bu noktada desteklerinizi bekliyorum.
Hepinizi saygılarımla selamlıyorum.’’