Kılıçdaroğlu: Yargıya, YSK’ye güvenmiyoruz, bu kadar açık!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunDU.
Konuşmasında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ve yargıya eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, "YSK'ye güvenmediğimi sağır sultan duydu" diye konuştu. Hukuksuz işlerler yapıldığını kaydeen Kılıçdaroğlu, "YSK'ye güvenseydik özel olarak sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, Yüksek Seçim Kurulu'na güvenmiyoruz; bu kadar açık" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Siyasetçinin ahlaklı olması lazım, siyasetçinin siyaset yaparken zenginleşmemesi lazım. Siyasetçinin 85 milyona hiçbir ayrım yapmadan hizmet etmesi gerekir. Eğer siyasetçi bu ülkenin çıkarlarını düşünüyorsa, kendi çıkarlarını geri plana atması lazım. Böyle bir siyasetçi, böyle bir yönetim istiyoruz.
Uğur Mumcu kalemini satmayan yürekli bir gazeteciydi. Kuvayi Milliyeciydi. Elbetteki kalemini satmayanlara baskılar olacaktır. Onlara yönelik olarak cinayetler de işlenebilecekti. Uğur Mumcu da onlardan birisiydi, hayatına kast ettiler. Her yıl Uğur Mumcu'yu binlerce kişi anıyor ve hatırlıyorsa, onun bıraktığı kalıcı iz, gazetecilerin tümüne örnek olsun istiyoruz. Kalemini satmayan gazeteci istiyoruz.
İsveç'te iğrenç bir olay oldu. Bir soytarıyı getirdiler ve ona bir provokasyon eylemi yaptırdılar. Kutsal kitabımızı elçilik önünde yaktı. Amacının ne olduğu o kadar aşikar ki resmi görmek için özel bir zekaya sahip olmak gerekmiyor. Üzülerek ifade edeyim, İsveç yönetimi devlet zekasından yoksun seyretti durdu. Bu oyunun oynanmasına açıkça izin verdiler. O pislik o kadar alçalmış bir adam ki iğrenme duygusundan başka bir şey hissetmiyoruz. Her inanca saygılıyız, inançlara saygı göstermek insan olmanın da bir gereğidir.
"YSK'YE GÜVENMEDİĞİMİ SAĞIR SULTAN DUYDU"
YSK ile söylediğim bir şey tartışılıyor. YSK'ye güvenmediğimi sağır sultan duydu. YSK'nin hangi olaylarda nasıl karar vereceğini hepimiz biliyoruz. Sanki biz başvuracağız, YSK hukuka uygun karar verecek. Akıl var mantık var. İradesini saraya ipotek eden adama hakim denmez. Hala öğrenmediniz mi ya.
İstanbul seçimleri... Aynı zarfın içine 4 oy pusulası konuyor. Bu beylere talimat gelmiş. 3'ü geçerli, 1'i geçersiz. Bazıları bu kararı aldılar. Ben de bunlar YSK'deki çetelerdir dedim. Yasadışı bir işlemi yapmak için bir araya gelenlere çete denir. YSK değişti evet, eskiden 3-4 kişi vardı iradesini satmayan, vicdanını dinleyen, şimdi onları da büyük ölçüde temizlediler. YSK'ye güvenseydik özel olarak sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, Yüksek Seçim Kurulu'na güvenmiyoruz; bu kadar açık.
Bozulma bürokrasiyle başladı, yargıyla devam ediyor. Bürokraside ve yargıda herkes böyle sanılmasın. Hala ahlaklı bürokratlarımız var, o kırıntılar onlar sayesinde kaldı. Bozulma o kadar büyük alanlara yansıdı ki Meclis'te de bozulma olduğunu görüyoruz.
AKP'Lİ YEDİYILDIZ'A TEPKİ
Ayakkabı yalayıcılığına savunan milletvekili gördünüz mü hiç. Bu vekil Ordu'da nasıl geziyor. Alsın eline Erdoğan'ın ayakkabısını yalayarak gezsin. Ahlak bozulursa Türkiye bu noktaya geliyor. O vekil, Orduluların vekili değildir. Sarayın oraya gitsin ya da AK Parti'nin genel merkezine gitsin, önüne onun bir heykelini yapsınlar. Erdoğan'ın heykelini yalamaktan söz eden ve onur duyan milletvekili diye yazsınlar. Bir insan aklını kiraya verirse sonuç bu noktaya gelir.
AKP'li Yediyıldız, Erdoğan'ı överken dozu kaçırdı: Ayakkabısını elimizle yalamamız lazım
Çaykur işçileri diyor ki; 'Geçen bizden söz ettiniz, 9300 kişiyiz, bize kadro verilsin.' Yasa geldiği zaman bunun mücadelesini vereceğiz. Rizelilere unutmadığımı söylüyorum. Kaçak çayı bitireceğim, Rize meydanında yakacağım. Rizeli unutur Bey Kemal unutmaz.
Bağkur'un tescil mağdurları var. Stajyerlerin ve çırakların sorunu var. Sizin sorunlarınızı biliyorum. TBMM'de gerekli girişimlerde bulunacaksınız. AK Parti iktidarı ve onun başında olan Erdoğan hep esnafları ve BağKurluları 3. sınıf vatandaş olarak gördü. Bütün esnafın sorununu çözeceğiz. Onları 1. sınıf vatandaş kabul edecek, çözüm üreteceğiz. Az kaldı, geliyor, gelmekte olan.
Cezaevlerinin dolu olduğunu biliyorum. İnsan hakkı ihlallerini biliyorum. Hepsini biliyorum. Hiçbir endişe duymayın. Bu ülkeye huzuru mutlaka getireceğiz.
100 bin öğretmen ataması yapacağız, arkası gelecek bunun. Köy okullarına da öğretmenler atayacağız. Her mahalleye kreşler açacağız. Binlerce öğretmen gönül yapacak orada da. Öğretmenlik mesleğini toplumun saygın mesleği haline getireceğiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkaracağız, ayrı yasaları olacak.
Merkez Bankası'nın arka kapısından 128 milyar dolar iç edilmişti. Herkes unutursa Bay Kemal unutmaz bunu. Devlet Hazinesi'nden alınan 418 milyar doları alacağım, herkese vereceğim.
Uyuşturucu oligarklarıyla, mafyalarla da mücadele edeceğiz. Arada tehditleri geliyor. Gelsin, tehdit etmezseniz namertsiniz, geri atmayacağız! Kuvayi milliyeciyiz biz.
"4-5 AY DAHA SABREDECEKSİNİZ"
Üniversitelere önem vereceğiz, bilimsel ve mali özerklikleri, yönetimsel özerkliği olacak. Bilgelik devletin ruhudur. Devlet, adalet ve ahlak üzerine inşa edilir. Bilge insanı korumak zorundayız. Bilgenin korunmadığı hiçbir inanç yoktur. Bilge topluma yön gösteren kişidir.
Boğaziçi Üniversitesi'nde Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde Cem Ersoy'u görevden aldılar. 31 yıldır bilgisayar mühendisi kendisi. 290 bilimsel eseri var bu kişinin. 35 yarışma projesini başarıyla yürütmüş. Dünyanın 2022 yılında en etkili bilim insanları listesine giren bir kişi. Bu kişiyi görevden aldılar. Vicdanı olan ve AK Parti'ye MHP'ye oy vermek isteyen vatandaşlarıma sesleniyorum. Bu kişi Türkiye'nin adını dünyaya duyurmuşsa, yazdığı makalelere 11 binin üzerinde atıf yapılmışsa, bu insanın görevine neden son verirsiniz? Akıl ve mantıkla bağdaşır yönü yok. 4-5 ay daha sabredeceksiniz. Ondan sonra her şey düzelecek.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunDU.
Konuşmasında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ve yargıya eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, "YSK'ye güvenmediğimi sağır sultan duydu" diye konuştu. Hukuksuz işlerler yapıldığını kaydeen Kılıçdaroğlu, "YSK'ye güvenseydik özel olarak sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, Yüksek Seçim Kurulu'na güvenmiyoruz; bu kadar açık" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Siyasetçinin ahlaklı olması lazım, siyasetçinin siyaset yaparken zenginleşmemesi lazım. Siyasetçinin 85 milyona hiçbir ayrım yapmadan hizmet etmesi gerekir. Eğer siyasetçi bu ülkenin çıkarlarını düşünüyorsa, kendi çıkarlarını geri plana atması lazım. Böyle bir siyasetçi, böyle bir yönetim istiyoruz.
Uğur Mumcu kalemini satmayan yürekli bir gazeteciydi. Kuvayi Milliyeciydi. Elbetteki kalemini satmayanlara baskılar olacaktır. Onlara yönelik olarak cinayetler de işlenebilecekti. Uğur Mumcu da onlardan birisiydi, hayatına kast ettiler. Her yıl Uğur Mumcu'yu binlerce kişi anıyor ve hatırlıyorsa, onun bıraktığı kalıcı iz, gazetecilerin tümüne örnek olsun istiyoruz. Kalemini satmayan gazeteci istiyoruz.
İsveç'te iğrenç bir olay oldu. Bir soytarıyı getirdiler ve ona bir provokasyon eylemi yaptırdılar. Kutsal kitabımızı elçilik önünde yaktı. Amacının ne olduğu o kadar aşikar ki resmi görmek için özel bir zekaya sahip olmak gerekmiyor. Üzülerek ifade edeyim, İsveç yönetimi devlet zekasından yoksun seyretti durdu. Bu oyunun oynanmasına açıkça izin verdiler. O pislik o kadar alçalmış bir adam ki iğrenme duygusundan başka bir şey hissetmiyoruz. Her inanca saygılıyız, inançlara saygı göstermek insan olmanın da bir gereğidir.
"YSK'YE GÜVENMEDİĞİMİ SAĞIR SULTAN DUYDU"
YSK ile söylediğim bir şey tartışılıyor. YSK'ye güvenmediğimi sağır sultan duydu. YSK'nin hangi olaylarda nasıl karar vereceğini hepimiz biliyoruz. Sanki biz başvuracağız, YSK hukuka uygun karar verecek. Akıl var mantık var. İradesini saraya ipotek eden adama hakim denmez. Hala öğrenmediniz mi ya.
İstanbul seçimleri... Aynı zarfın içine 4 oy pusulası konuyor. Bu beylere talimat gelmiş. 3'ü geçerli, 1'i geçersiz. Bazıları bu kararı aldılar. Ben de bunlar YSK'deki çetelerdir dedim. Yasadışı bir işlemi yapmak için bir araya gelenlere çete denir. YSK değişti evet, eskiden 3-4 kişi vardı iradesini satmayan, vicdanını dinleyen, şimdi onları da büyük ölçüde temizlediler. YSK'ye güvenseydik özel olarak sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, Yüksek Seçim Kurulu'na güvenmiyoruz; bu kadar açık.
Bozulma bürokrasiyle başladı, yargıyla devam ediyor. Bürokraside ve yargıda herkes böyle sanılmasın. Hala ahlaklı bürokratlarımız var, o kırıntılar onlar sayesinde kaldı. Bozulma o kadar büyük alanlara yansıdı ki Meclis'te de bozulma olduğunu görüyoruz.
AKP'Lİ YEDİYILDIZ'A TEPKİ
Ayakkabı yalayıcılığına savunan milletvekili gördünüz mü hiç. Bu vekil Ordu'da nasıl geziyor. Alsın eline Erdoğan'ın ayakkabısını yalayarak gezsin. Ahlak bozulursa Türkiye bu noktaya geliyor. O vekil, Orduluların vekili değildir. Sarayın oraya gitsin ya da AK Parti'nin genel merkezine gitsin, önüne onun bir heykelini yapsınlar. Erdoğan'ın heykelini yalamaktan söz eden ve onur duyan milletvekili diye yazsınlar. Bir insan aklını kiraya verirse sonuç bu noktaya gelir.
AKP'li Yediyıldız, Erdoğan'ı överken dozu kaçırdı: Ayakkabısını elimizle yalamamız lazım
Çaykur işçileri diyor ki; 'Geçen bizden söz ettiniz, 9300 kişiyiz, bize kadro verilsin.' Yasa geldiği zaman bunun mücadelesini vereceğiz. Rizelilere unutmadığımı söylüyorum. Kaçak çayı bitireceğim, Rize meydanında yakacağım. Rizeli unutur Bey Kemal unutmaz.
Bağkur'un tescil mağdurları var. Stajyerlerin ve çırakların sorunu var. Sizin sorunlarınızı biliyorum. TBMM'de gerekli girişimlerde bulunacaksınız. AK Parti iktidarı ve onun başında olan Erdoğan hep esnafları ve BağKurluları 3. sınıf vatandaş olarak gördü. Bütün esnafın sorununu çözeceğiz. Onları 1. sınıf vatandaş kabul edecek, çözüm üreteceğiz. Az kaldı, geliyor, gelmekte olan.
Cezaevlerinin dolu olduğunu biliyorum. İnsan hakkı ihlallerini biliyorum. Hepsini biliyorum. Hiçbir endişe duymayın. Bu ülkeye huzuru mutlaka getireceğiz.
100 bin öğretmen ataması yapacağız, arkası gelecek bunun. Köy okullarına da öğretmenler atayacağız. Her mahalleye kreşler açacağız. Binlerce öğretmen gönül yapacak orada da. Öğretmenlik mesleğini toplumun saygın mesleği haline getireceğiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkaracağız, ayrı yasaları olacak.
Merkez Bankası'nın arka kapısından 128 milyar dolar iç edilmişti. Herkes unutursa Bay Kemal unutmaz bunu. Devlet Hazinesi'nden alınan 418 milyar doları alacağım, herkese vereceğim.
Uyuşturucu oligarklarıyla, mafyalarla da mücadele edeceğiz. Arada tehditleri geliyor. Gelsin, tehdit etmezseniz namertsiniz, geri atmayacağız! Kuvayi milliyeciyiz biz.
"4-5 AY DAHA SABREDECEKSİNİZ"
Üniversitelere önem vereceğiz, bilimsel ve mali özerklikleri, yönetimsel özerkliği olacak. Bilgelik devletin ruhudur. Devlet, adalet ve ahlak üzerine inşa edilir. Bilge insanı korumak zorundayız. Bilgenin korunmadığı hiçbir inanç yoktur. Bilge topluma yön gösteren kişidir.
Boğaziçi Üniversitesi'nde Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde Cem Ersoy'u görevden aldılar. 31 yıldır bilgisayar mühendisi kendisi. 290 bilimsel eseri var bu kişinin. 35 yarışma projesini başarıyla yürütmüş. Dünyanın 2022 yılında en etkili bilim insanları listesine giren bir kişi. Bu kişiyi görevden aldılar. Vicdanı olan ve AK Parti'ye MHP'ye oy vermek isteyen vatandaşlarıma sesleniyorum. Bu kişi Türkiye'nin adını dünyaya duyurmuşsa, yazdığı makalelere 11 binin üzerinde atıf yapılmışsa, bu insanın görevine neden son verirsiniz? Akıl ve mantıkla bağdaşır yönü yok. 4-5 ay daha sabredeceksiniz. Ondan sonra her şey düzelecek.