Samsun'un Alaçam ve Tekkeköy ilçeleri sahilinde bazı kesimlerde yetişen kum zambaklarını koparana 244 bin 315 lira ceza uygulanıyor.Dünya Doğayı Koruma Birliğince, dünyada nadir rastlanması ve neslinin tükenme tehlikesi nedeniyle koruma altına alınan kum zambakları (Pancratium maritimum), Tekkeköy ve Alaçam sahillerinde doğal şekilde yetişiyor.Temmuz ve ağustosta çiçek açan kum zambaklarını koparanlara 244 bin 315 lira ceza kesiliyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Korkmaz, gazetecilere, kum zambaklarının Türkiye dışında Akdeniz havzasındaki ülkelerin kıyı kumullarında yayılış gösterdiğini söyledi.Kum zambağının Latince adının "zorlu şartlara dayanabilen" anlamına geldiğine işaret eden Korkmaz, şöyle konuştu:"Gerçekten de kumul habitatlar besin ve su durumu, yüksek sıcaklık ve güneşlenme nedeniyle oldukça zorlu şartlara sahip. Kum zambakları, zorlu şartlara sahip habitatların doğal ekosisteminde dayanıklılık göstererek yayılabiliyor. Kum zambağının dayanıklılık gösteremeyeceği bir durum var, o da insanın tahrip edici etkisi. İnsan faktörünün tahrip edici etkisi ortaya çıktıktan sonra kum zambakları, bu adaptasyon yeteneklerine rağmen habitatlarından yok olmakta. Özellikle kıyı kumul habitatlarında son dönemlerde görülen yaygın plaj turizmi, kontrolsüz yapılaşma ve sahilden kum alma, ekosistemin ve habitatın ortadan kaldırılması, kum zambaklarının da ortadan kalkmasına neden olmaktadır."Tarım ve Orman Bakanlığınca kum zambaklarının tohumlarının toplanmasını, koparılmasını, soğanlarının ihracatını yasaklayan yönetmelik yayımladığını belirten Korkmaz, "Dolayısıyla kum zambaklarının koparılması, para cezasıyla cezalandırılıyor." dedi.
Korkmaz, para cezasının ötesinde kum zambaklarının tahribatını önleyecek koruma alanlarının oluşturulmasının da önem taşıdığını vurguladı.
- "Tohumlar çok iri olmalarına rağmen oldukça hafif"
OMÜ'de kum zambakları üzerine doktora çalışması yapan Mehtap Boyraz ise Orta Karadeniz'de kum zambaklarının ağustos ve eylülde meyvelenme dönemini yaşadığını, ekimde olgunlaşarak tohuma dönüştüğünü ve etrafa dağıldığını anlattı.Tohumların oldukça iri ve siyah bir yapıya sahip olduğunu anlatan Boyraz, "Tohumlar çok iri olmalarına rağmen oldukça hafif. Çünkü bunların etrafında süngerimsi bir dış kabuk var. Süngerimsi yapıdaki dış kabuk, tohumun hem hafif olmasına hem de rüzgar etkisiyle kumul habitatta çok rahatlıkla dağılmasına yardımcı oluyor. Kum zambağı tohumları süngerimsi yapıları sayesinde denizel akıntılarla suya batmadan farklı lokasyonlara da taşınabilmektedir." bilgisini verdi.
Boyraz, kum zambaklarının tohumlarının sonbahar yağmurlarıyla çimlendiğini, böylece sonraki yıl kum altında soğanlarını oluşturup gelişimini sürdürdüğünü kaydetti.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Korkmaz, gazetecilere, kum zambaklarının Türkiye dışında Akdeniz havzasındaki ülkelerin kıyı kumullarında yayılış gösterdiğini söyledi.Kum zambağının Latince adının "zorlu şartlara dayanabilen" anlamına geldiğine işaret eden Korkmaz, şöyle konuştu:"Gerçekten de kumul habitatlar besin ve su durumu, yüksek sıcaklık ve güneşlenme nedeniyle oldukça zorlu şartlara sahip. Kum zambakları, zorlu şartlara sahip habitatların doğal ekosisteminde dayanıklılık göstererek yayılabiliyor. Kum zambağının dayanıklılık gösteremeyeceği bir durum var, o da insanın tahrip edici etkisi. İnsan faktörünün tahrip edici etkisi ortaya çıktıktan sonra kum zambakları, bu adaptasyon yeteneklerine rağmen habitatlarından yok olmakta. Özellikle kıyı kumul habitatlarında son dönemlerde görülen yaygın plaj turizmi, kontrolsüz yapılaşma ve sahilden kum alma, ekosistemin ve habitatın ortadan kaldırılması, kum zambaklarının da ortadan kalkmasına neden olmaktadır."Tarım ve Orman Bakanlığınca kum zambaklarının tohumlarının toplanmasını, koparılmasını, soğanlarının ihracatını yasaklayan yönetmelik yayımladığını belirten Korkmaz, "Dolayısıyla kum zambaklarının koparılması, para cezasıyla cezalandırılıyor." dedi.
Korkmaz, para cezasının ötesinde kum zambaklarının tahribatını önleyecek koruma alanlarının oluşturulmasının da önem taşıdığını vurguladı.
- "Tohumlar çok iri olmalarına rağmen oldukça hafif"
OMÜ'de kum zambakları üzerine doktora çalışması yapan Mehtap Boyraz ise Orta Karadeniz'de kum zambaklarının ağustos ve eylülde meyvelenme dönemini yaşadığını, ekimde olgunlaşarak tohuma dönüştüğünü ve etrafa dağıldığını anlattı.Tohumların oldukça iri ve siyah bir yapıya sahip olduğunu anlatan Boyraz, "Tohumlar çok iri olmalarına rağmen oldukça hafif. Çünkü bunların etrafında süngerimsi bir dış kabuk var. Süngerimsi yapıdaki dış kabuk, tohumun hem hafif olmasına hem de rüzgar etkisiyle kumul habitatta çok rahatlıkla dağılmasına yardımcı oluyor. Kum zambağı tohumları süngerimsi yapıları sayesinde denizel akıntılarla suya batmadan farklı lokasyonlara da taşınabilmektedir." bilgisini verdi.
Boyraz, kum zambaklarının tohumlarının sonbahar yağmurlarıyla çimlendiğini, böylece sonraki yıl kum altında soğanlarını oluşturup gelişimini sürdürdüğünü kaydetti.